Türkiye’nin Kürt sorunu, yıllardır süregelen bir mesele olarak gündemdeki yerini koruyor. Özellikle 1984 yılından bu yana etkinliğini sürdüren PKK (Kurdistan İşçi Partisi), son dönemde yaptığı açıklamalarla dikkatleri üzerine çekti. 2023 yılı itibariyle PKK, fesih ilan etti. Bu radikal kararın ardından Türkiye’nin terörsüz bir geleceğe doğru nasıl bir yol haritası izleyeceği merak ediliyor.
PKK’nın fesih ilanı, örgütün silahlı mücadelesini sona erdirmesi anlamına geliyor. Feshetme kararı, örgütün liderliği tarafından yapıldığı için, ciddi bir dönüşüm sürecinin başlangıcı olarak değerlendiriliyor. Bu karar, sadece PKK'nın iç yapısını değil, aynı zamanda Türkiye’nin güvenlik politikalarını, yerel yönetimleri ve uluslararası ilişkilerini de etkileyebilir. PKK'nın silah bırakması, terörle mücadelede önemli bir adım olarak görülse de, sorunların kökenine inmeden kalıcı bir çözüm sağlamak mümkün olmayacaktır.
Fesih ilanı sonrası, Türkiye’deki barış süreci, daha önceki yıllarda olduğu gibi yeniden gündeme gelecek. Türkiye Cumhuriyeti, PKK'nın terörist bir örgüt olarak tanımlanmasına rağmen, barış görüşmelerine daha açık bir yaklaşım sergilemesi bekleniyor. Bu bağlamda, geçmişte sağlanan müzakerelerin yeniden canlanmasını sağlayacak bir dizi adım atılması gerektiği düşünülüyor. Özellikle, Diyarbakır gibi Kürt nüfusunun yoğun olduğu illerde, yerel idarelerle merkezi hükümet arasında daha fazla işbirliği sağlanması, hayati önem taşıyor. PKK'nın kararının ardından, hükümetin atacağı adımlar ve yerel yönetimlerle olan ilişkisinin nasıl şekilleneceği, Türkiye’deki barış sürecinin en önemli gündem maddesi olacaktır.
Ayrıca, PKK'nın fesih ilanı, Avrupa ve ABD gibi uluslararası aktörlerin de dikkatini çekti. Yabancı ülkelerin Türkiye üzerinde daha farklı baskılar oluşturabileceği düşünülüyor. Bu dönemde, PKK'nın fesih kararı, dış politikada yeni bir manevra alanı yaratabilir. Özellikle uluslararası arenada, terörle mücadele konusunda daha geniş bir konsensüs sağlanabilir. Türkiye'nin FETÖ ve PKK ile mücadelesi, uluslararası alanda da destek bulabilir. PKK'nın silahlı mücadelesini sona erdirmesi, Türkiye'nin hem ulusal hem de uluslararası politikalarının yeniden şekillenmesine olanak sağlayabilir.
Sonuç olarak, PKK’nın fesih ilanı süreci, Türkiye için sadece bir terör tehdidinin sona ermesi değil, aynı zamanda toplumsal barışın sağlanmasına yönelik bir fırsattır. Ancak bu sürecin kalıcı ve sağlıklı bir şekilde ilerleyebilmesi için, sadece silahlı mücadelenin sona ermesi değil, aynı zamanda sosyal, ekonomik ve kültürel sorunların da ele alınması gerekmektedir. Barış sürecinin kalıcı hale gelmesi için, yalnızca hükümetin değil, aynı zamanda toplumun tüm kesimlerinin de katılımı gerekmektedir. Önümüzdeki dönemde Türkiye’de nelerin olacağı, PKK'nın fesih ilanının ardından atılacak adımlara bağlı olarak şekillenecektir. Terörsüz bir Türkiye hayali artık önceki süreçlerden daha yakın bir gerçeğe dönüşebilir. Ancak bu, tüm paydaşların ortak bir irade göstermesiyle mümkündür.